Cezailer dizisiyle birlikte tekrar gündeme gelen Rosenhan Deneyi, gerçekleştirildiği dönemde eleştiri oklarının hedefi olmuş; ancak psikoloji dünyasını aydınlatan bir deneydir.
1969 yılında Stanford Üniversitesi öğretim üyesi olan psikolog David Rosenhan tarafından ortaya atılan deney, temelde herhangi bir rahatsızlığı olmayan bireylerin akıl hastaları içerisinde fark edilip edilmeyeceği üzerinedir.
Aralarında Rosenhan’ ın da bulunduğu farklı meslek gruplarından oluşan 8 kişilik gönüllü grup, çeşitli akıl hastanelerine giderek gaipten sesler duyduklarını ve içlerinde bir boşluk hissinin olduğunu söylerler. Böylece akıl hastanelerine kabul edilmiş olurlar.
Aslında amaç, sağlıklı olduğu halde akıl hastanesine kabul edilip edilmeyeceğini görmektir. Dolayısıyla yatış yapıldıktan sonra araştırmacılar seslerin ortadan kaybolduğunu söyler. Ancak psikiyatrlar tarafından çoktan teşhisi yapılmış bu kişilerin hastaneden çıkmalarına izin verilmez.
ROSENHAN’ DAN AKIL DERSİ
Rosenhan’ ın ekibinden en erken çıkan kişi 7, en geç çıkan kişi ise 50 gün akıl hastanesinde kalmıştır. Bu çarpıcı deneyin sonuçları 1973 yılında Science Dergisi “On Being Sane in İnsane Places” (Akıl Hastanelerinde Akıllı Olmak Üzerine) isimli makalede yayımlanır.
Deney psikiyatrlar arasında tartışma konusu olur. Öyle ki bazı akıl hastanesi yöneticileri bizzat Rosenhan’ a ulaşarak kendi hastanelerinde yanlış bir teşhis konulamayacağını iddia eder ve Rosenhan’ a meydan okurlar.
Rosenhan, kendisine ulaşan kişilerin teklifini kabul eder ve 3 aylık süreçte hastanelerine sahte hasta göndereceğini söyler. Süre dolduğunda hastaneler tarafından tespit edilen sahte hastaların listesi Rosenhan’ a iletilir; ancak sonuç şaşırtıcıdır. Rosenhan hastanelere hiç hasta göndermemiştir!
Rosenhan’ ın deneyini absürd komedi ile harmanlayan Cezailer dizisinin ayrıntıları için linke tıklayabilirsiniz.
Keyifli günler dilerim.
Psiket..